MEHMET AKARCA

Bir türlü kavrayamadıkları için bazıları

hala anlamını tartışadursun, ülkenin on

üç yıl önceki şartları, 'Yeni Türkiye'

için temel atılmasını mutlak gerekli

kılmaktaydı...

...

Hafızamız zaaf dolu, cigabaytını

artırmak için bir gayret de sarf

etmediğimizden olsa gerek, pek ağır

sıkıntılar çoktan unutuldu gitti;

...

Fakir-fukaralar sahipsiz...

Dibe vurmuş bir ekonomi...

Hastane-ilaçta sonsuz kuyruklar...

Karakolda-kışlada rutin dayaklar...

Demokrasisi baştan aşağı sorunlu...

İnsan Hakları desen, telaffuzu bile

mümkün olmayan bir acınası tablo idi!

...

Geri, güçsüz, itibarı yok olmuş bir ülke

konumunu sürdürmekteydik ve

sorunlarımıza çözüm bulunabileceği

umudunu hiç mi hiç taşımamaktaydık...

Büyük korku içinde bekleştiğimiz nihai

felaketin kapımızı çalması ise an

meselesiydi!

...

Böyle bir ortamda yeni bir hükümet

işbaşına geldi ve seri operasyonlarla

ülkenin çehresi değişmeye, yeni umut

tohumları filizlenmeye başladı...

...

AK Parti ilk aşamada dünya genelinden

en uzak bulunduğumuz ama 'olmazsa

olmaz' konuya öncelik verdi;

'İnsan hak ve hürriyetleri'...

...

Bu alanda sürüsüne bereket yasak

vardı;

Baş örtüsü ile üniversiteye girmek,

inançlar kısıtlanmadan yaşamak,

şiddet içermese bile her fikri özgürce

savunmak, yazıp çizmek, dile getirmek

benzeri pek çok yasak...

...

Bunların yanı sıra toplumun belli bir

kesimine dönük olarak da pek çok fiil,

ceza görmeyi gerektiren 'suç'

kapsamındaydı;

'Kürt' sözcüğünü telaffuz etmek...

'Kütçe' konuşmak...

Çocuğuna 'Kürtçe' isim takmak...

Beldeleri 'Kürtçe' adlarıyla anmak...

'Kürt' kültürünün devamını sağlamaya

çalışmak gibi pek çok abuk-sabuk suç!

...

Tüm bunlar, toplumun sadece bir

kesimi değil diğer tüm kesimleri için

de yüz karası uygulamalardı ve çağdaş

uygarlık açısından kabul edilemez

nitelik taşımaktaydı!

...

'Yeni Türkiye'nin inşasına işte bu

'Gömleğin ilk düğmesinin doğru

iliklenmesi' noktasından başlandı!

İlk düğme doğru iliklenince gömleğin

önünün düzgünce kapanmasında bu

yüzden hiçbir sorun yaşanmadı...

...

Böylece, daha önce yurt dışına çıkan

herkesin karşısına dikilen 'ülkede

insanlık dışı uygulamalar' başlığı

altındaki eleştirilerin tümü artık kimse

tarafından konu edilemez hâle geldi, bu

utanç sayfası böylelikle kapanmış oldu!

...

Eski-Yasakçı zihniyetin değişmesi

gerekiyordu ve gerçekleştirildi...

Tüm toplum, gurur yaralayıcı bu yükü

sırtından atmayı başardı!

Bu devrimi terör faaliyetleriyle aynı

cümlede anmak, aynı paragrafta ele

almak bile büyük yanlış olur...

...

'Demokratikleşme, Barış ve

Kardeşlik Projesi' budur ve 'Yeni

Türkiye'nin en önemli temel

taşlarından birini oluşturmuştur!

...

Şu an, bu toplumu meydana getiren

hiçbir fert arasında hiçbir fark yoktur,

kalmamıştır...

...

Hiçbir gerekçe katili haklı gösteremez

ise de, teröristin, daha önceleri belki

'sebep' anlamında özellikle Batı

nezdinde sığınabileceği tüm limanlar da

bu şekilde yakılıp gitmiştir...

Açılım süreçlerinin bir başka getirisi de

şüphesiz buradadır!

...

Günümüzde, PKK sadece bir 'cinayet

şebekesi' olarak adlandırıldığında tüm

batının bunu reddedemeyecek aşamaya

gelmesi bu yüzdendir...

Yılanın başının ezilmesine katkıya

başlamaları da 'Yeni Türkiye'nin ilk

düğmeyi doğru iliklemesinin ürünüdür!