Ramazan Bayramınız kutlu olsun. Elbette, bitirmekte olduğumuz 2. çeyreğe ait üretim verilerinin oldukça pozitif olmasından hareket ile, 2. çeyrek GSYH büyümesininyüzde 5 ve üzerinde gelmesiolasılığının yüksek olduğundan söz edebiliriz. Sonuçta, bayrama denk gelen bir yazıda, insan doğal olarak olumlu hususlardan bahsetmek istiyor. Bununla birlikte, güvenlikbirimlerimizbaşta olmaküzere, tüm kamuçalışanlarımız,bizler huzurlubir bayramgeçirelim diyeyüreklerini ortayakoyarken, canlıbombaların veteröristlerin amansız etkisiz halegetirildiği bir ortamda, terörlemücadelenin en kritik sacayağıolan 'finans' konusunu işlemeihtiyacı hissettim. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, gençlerimizin ne bölücüterörün, ne FETÖ terörünün, ne deuyuşturucu terörünün pençesinedüşmemelerinin en önemli millimücadele olduğunu vurguladığı birortamda, bu konuların takipçisi olmak hepimizin boynunun borcu. Küresel ölçekte, terör örgütlerive uluslararası suç örgütlerinin 4-5trilyon dolarlık devasa bir kara parave yeraltı ekonomisi yönettikleritahmin edilmekte. Başta, BirleşmişMilletler, uluslararası kuruluşlarınraporları, sadece küresel uyuşturucumadde trafiğinin 1.8 trilyon dolaraulaştığını ve ne acıdır ki, bu paratrafiğinin 300 milyar dolarının yasalyollarla gerçekleştiğini gösteriyor. Dünya genelinde 250 milyon insanın uyuşturucu madde bağımlısı olduğu ve 30 milyonu aşan bir kısmının ise, her an yaşamını yitirecek dozajda bağımlı olduğu vurgulanmakta. Türkiye, 1990'lıyılların sonlarından bu yana, terörleetkin mücadelesinin yanı sıra,küresel uyuşturucu madde trafiğinekarşı da ciddi bir mücadeleyi ortayakoymakta. Ancak, inşaat sektöründen turizme, futboldan havacılık endüstrisine, küresel uyuşturucu trafiği 1.8trilyon dolarlık 'kirli' kazancı'aklayacak öyle metodolojilerkeşfetmiş durumda ki, uluslararası kuruluşların çabaları yetersiz kalıyor.
İster BM, ister IMF, ister OECD, bu kuruluşlar nezdinde oluşturulmuş olan ve en az 20 yıldır çalışan terör ve uluslararası suç örgütlerinin 'finansal' imkânlarına yönelik mücadele organizasyonları ve timleri başarı yakalayabilmiş değiller. Bunedenle, Türkiye'nin bölgesinde,uyuşturucu ile etkin mücadelekonusunda öncülük etmesi, sadecekendi gençlerimizi değil, tümcoğrafyadaki gençleri uluslararasıterör ve suç örgütlerinin piyonuolmaktan kurtaracaktır. Yeter ki, G20 ülkeleri terör ve uyuşturucu madde ile mücadelede samimi ve güçlü bir kararlılık ortaya koysunlar.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.