ERGÜN DİLER

KAÇ zaman önceydi hatırlamıyorum!
Bir sabah arkadaşım odaya girdi ve Süleyman Bey'den gelen mektubu iletti! Yazdığım bir iki yazı belli ki rahatsızlık vermişti! Bizde de kalem durmayınca durmuyor işte... Mektup kendisiyle ilgili yazdığım satırlara çok nazik bir itirazdı! Gerçekten çok kibar ve ölçülüydü! Yazdıklarıma katılmadığını söylüyor ama bir düzeltme de istemiyordu! BANA BIRAKIYORDU! VİCDANIMA!
Çok etkilenmiştim! Oysa yazdıklarım tamamen doğruydu! Belki de Türkiye'de birkaç kişinin bildiği bir olaydı!
Süleyman Bey'e de danışıldığı için o da haliyle çemberin içindeydi! Ben de bu gizli görüşmeyi kaleme aldım! DOĞRULUĞUNA YÜZDE YÜZ inandığım halde o nezaket için hiç düşünmeden gönderdiği açıklamayı kullandım! Sonuçta bir CUMHURBAŞKANIYDI! Saygıyı çok fazlasıyla hak ediyordu! Bir de rahmetli BABAMI heyecanlandıran tek isimdi!
O ekrana çıktığı an hayat dururdu bizim evde! SİYAH BEYAZ'lı günlerde...
Türkiye, yakın tarihe damga vurmuş birini kaybetti! ALLAH RAHMET EYLESİN!
Süleyman Bey'den konu açılmışken o LİG'den devam edelim... Sanıyorum yıl 2006'nın yazıydı! Şimdi rahmetli olan çok saygı duyduğum ve sevdiğim bir ABİ'm telefonla ulaştı! Beni o kadar nadir arardı ki; şaşırmıştım!
Neden aramış olabileceğini birkaç saniye içinde kafamın içinde değerlendirdikten sonra telefonu açtım!
Bir ayağı yurtdışında olan DEVLET GÖREVLİSİYDİ! Söylemezdi! Belliydi ama!
Senin için çok güzel bir yazı dizisi hazırladım! Kaç zamandır düşünüyor ve üzerinde çalışıyorum!
Gel konuşalım istersen... Böyle bir şey olması mümkün değildi! Böyle bir talebim olmamıştı!
Kalem tuttuğunu bilirdim ama böyle bir şeyi o da istemezdi! Bunun ŞİFRE olduğunu düşündüm! "Tamam gelirim!" diye cevap verdim...
Öğle yemeğinde NİŞANTAŞI'nda daha önce hiç bilmediğim ancak onun sık sık gittiği bir CAFE'ye davet etti!
Toplantım biter bitmez yola koyuldum!
Genelde başarısız olsam da tam saatinde oradaydım! Yine sigarasıyla baş başaydı! Koridorda ilerlerken elinin altında bir büyük zarf olduğunu gördüm!
Hem heyecanlandım hem merak ettim!
Sarılıp hasret giderdikten sonra dışarıdan görülemeyecek bir noktaya intikal ettik!
Sigarası hiç düşmezdi elinden! Hiç de ara vermezdi! Kimin kimin ayağına bastığını ve sonunda ne olacağını çok iyi bilen bir AKLI ve İLİŞKİ yumağı vardı!
Gözlerimi ZARFTAN ayıramıyorum ama "kabalık olmasın" diye de bir türlü soramıyordum!
Bunu görmüş olacak ki; "Sana bir konu anlatacağım" dedi...
Beni oraya neden çağırdığını anlamış ancak konunun ne olduğu hakkında en küçük bir fikrim yoktu!
Sana Erbakan'la olan bir olayı anlatacağım...
Şaşkınlığımı gördü! Devam etti!
Bir gün Erbakan Hoca en güvendiği ismi bana gönderdi! Ankara'ya davet etti! Ortak bir tarih belirledikten sonra o gün yola çıktım. Ankara'da bulunduğu yere geçtim! Etrafı her zamanki gibi kalabalıktı... Ben odaya girince heyecanlandı.
Ayağa kalkıp herkese tek tek dışarı çıkmasını söyledi. Odadakiler belli bir nizam içinde çıktı! Konuyu bilmiyordum!
Ama özel bir görüşme olacağı kesindi...
Oda tamamen boşaldıktan sonra yanıma geldi! Yaklaştı! Odada duyabilecek üçüncü biri varmış gibi alçak bir sesle sordu:
Abdullah Bey nasıl yükseliyor anlayamıyorum! Çok güçlü biri! Fikrin var mı?
Hiç beklemediğim bir soruydu! Zaman kazanmaya çalışıyordum! Ne desem yanlış anlaşılabilirdi!
Bocaladığımı görünce devam etti:
Çok akıllı ve attığı adımı bilen bir insan. Muhtemelen önümüzdeki yıllarda daha da iyi yerlerde olacak! Ben böyle görüyorum!
Aslında benden onay bekliyordu! Bu netti! Ben de uzak kalamadım:
Benim düşünceme göre de çıkabildiği kadar çıkacak Abdullah Bey...
Benim sözlerim üzerine Erbakan "Anlaşıldı... Anlaşıldı..." diye cevap verdi! Sadece ikimizin arasındaki konuşmanın MANŞETİ Abdullah Bey'di...
Rahmetli Erbakan Hoca da Abdullah Gül Bey'in çok akıllı ve attığı adımı hesap eden biri olduğunu biliyordu!
Belki de küresel anlamda en etkili ilişki ağına sahip tek kişiydi! Bilemiyorum!
Ama ABİ'm de Erbakan Hoca da İLERLEYECEĞİNİ, İLERİYE GİDECEĞİNİ öngörüyordu! Ve ikisi de haklı çıktı! İkisi de vefat etmeden önce Abdullah Gül Bey'in CUMHURBAŞKANLIĞINI gördü!
Ahmet Sever'in "ABDULLAH GÜL İLE 12 YIL" yazdığı kitap çok konuşulunca bu geldi aklıma! Kitap üzerinden tartışmalar alevlenince Abdullah Bey bir açıklama yaptı: ...Danışmanım dahi olsa kitap yazması ya da yazmaması şeklinde bir telkinim olmaz. Bu sebeple hiç kimse bu kitaba farklı anlamlar yüklememeli, buradan farklı siyasi sonuçlar çıkarmamalıdır..."
Bence Abdullah Gül Bey kadar uzağı gören bir ismin bu açıklamayı daha önce yapmasında büyük fayda vardı!
Çünkü Ahmet Sever "Kendisi okudu ve bazı yerleri düzeltti!" demişti! Bu açıklamanın geç de olsa gelmesi iyi oldu! Ya sizce? Cumhurbaşkanlarıyla başladık, ADAYLARIYLA devam edelim...
Daha önce yazmıştım! Milletvekiliği adaylığı belli olunca "Kesinlikle önemli bir rol üslenecek!" demiştim! Ama aradan zaman geçti! 7 Haziran seçimleri yapıldı! Parçalı bir yapı ortaya çıktı.
Herkes "KOALİSYON KURULACAK MI? KURULMAYACAK MI?" sorusuna cevap ararken bir dostum aradı!
Konu Ankara'ydı! Oradaki trafikti! Bu işleri iyi takip eden biriydi!
Nasıl görüyorsun gelişmeleri?
İzliyorum!
Peki sence koalisyon kurulacak mı?
Kurulmasını isteyen çok! AK Parti-CHP favori gibi...
Koalisyonu bilmem ama Ekmeleddin Bey öne çıkarsa sakın şaşırma!
Ne oldu ki?
Ortak aday, çatı adayı Ekmeleddin Bey koalisyon görüşmeleri tıkanırsa kesinlikle bunun çözümünde rol alacak!
Emin misin?
Ankara burası! Hiçbir şeyden emin olamazsın! Ama Ekmeleddin Bey bir sürpriz yaparsa siyaseti sarsar!
Koalisyon dışında bir sürpriz mi?
Evet! İdama mahkum olan MURSİ'yi gidip getirirse büyük sükse yapar! Bunu yapacak ilişki ağı da var! Saygınlığı da!
Telefonu kapattığımda kendi kendime sordum:
OLUR MU?
Ne dersiniz?

NOT: Vefat eden ABİ'min elinin altındaki zarfta ne olduğunu merak etmiyor musunuz? Belki yarın! Merak edenler için tabii...