Türkiye 'de son dönemde yaşanan bazı gelişmeler dolayısıyla, mütegallibe kesime mensupbirçok kişi, 'Hey gidigünler hey!' diyerek,'astıkları astık kestiklerikestik' o eski günlerihasretle yad ediyorlardır herhalde. Bir gün belki tekrar o güzel günlere kavuşabilecekleri hayalleri eşliğinde tabii.
Aynı şekilde Türkiye söz konusu olduğunda akıllarına estiği gibi davranmaya alışmış birtakım batılı devletlerin yöneticileri de, 'Hey gidi günler hey' diyorlardır muhakkak.
Eskiden, her ne yaşanırsa yaşansın bunları sineye çeken ülkemizyöneticileri, batılı devletlerinyöneticilerini incitmemeye özengösterirlerdi çünkü.
Şimdi işler değişti. Milletimizin gerçek temsilcileri tarafından yönetilen ve yanlış davranan ülkelerintamamına hak ettikleri şekildecevaplarının verildiği bir Türkiye var artık.
NATO üyesi olmadığı halde kuruluşun çeşitli faaliyetlerine katılabilen Avusturya, Türkiye'ninhaklı tutumu sebebiyle sıkıntılıgünler yaşıyor. Ülkemize yönelik anlamsız tavırlarının karşılığı olarak, NATO'nun ülkemizin onayını gerektiren faaliyetlerinden dışlanıyor çünkü.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Belçika seyahati öncesi Avusturya'nın bu durumu ile ilgili soruya verdiği cevap, her şeyi izah ediyor aslında: "Bloke eden bloke olur. Olay bu kadar basit!.."Avusturya'nın ve başka bazı ülkelerinde canını sıkan yeni durumun özeti şu: Önceleri bloke edilir ama blokeetmeyi aklından bile geçirmezdiTürkiye... Şimdi ise kendisini blokeedeni bloke ediyor.
Türkiye söz konusu olduğunda istedikleri her şeyi yapabileceklerini, Türkiye'nin buna karşılık en ufak bir adım bile atamayacağını zannedenlerin ezberlerini bozan bir durum bu.
KART KIRMIZI MI, SARI MI?
Alman milletvekillerinin İncirlik Üssü'nü ziyaretlerinin reddi konusundaki tartışmalar sürerken, Alman Federal Meclisi üyelerinden oluşan bir heyetin Türkiye'ye yapacakları ziyareti iptal etmeleri konusu gündemde şimdi.
Meşhur Claudia Rothbaşkanlığındaki heyetin 25-28Mayıs tarihleri arasında ülkemizeyapacakları ziyaret, TürkiyeCumhuriyeti Hükümeti uygunolmadığını düşündüğü için iptaledilmiş.
Ankara, Diyarbakır ve İstanbul'da siyasetçiler, çeşitli kurumların yetkilileri ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile görüşmeler yapması planlanan heyetin gezisinin iptali üzerine yapılan yorumlar çok ilgi çekici.
"Bu fiili bir şekilde siyasi diyaloğun reddedilmesidir" diyen ClaudiaRoth'un hüküm cümlesi şöylemesela: "Bu Alman hükümetinegösterilmiş bir kırmızı karttır." Gösterilen kart, kırmızı değil de sarı aslında. Ama ülkemizi köşeye sıkıştırma merakı ile tanınan Claudia Roth,işlerin eskisi gibi olmamasındanduyduğu rahatsızlık sebebiylesarıyı kırmızı görmüş anlaşılan.
Roth'un yanı sıra Alman Meclisi İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Matthias Zimmer, Sosyal Demokrat Parti (SPD) Grubu Dış Politika Sözcüsü Niels Annen ve Yeşiller Grubu Mülteci Politikaları Sözcüsü Luise Amtsberg'den oluşan heyetin ziyareti iptali, istediklerigibi at oynatmalarına müsaadeedilmeyecek olması ile ilgili.
Ülkemize gelecek, güvenlik güçlerinin sağlayacağı koruma kalkanı altında bazı görüşmeler gerçekleştirecek ve bunun üzerinden Türkiye'ye saçma-sapan eleştiriler yağdıracaklardı, olmadı...
Sebebi ne olursa olsun, referandum döneminde Türkiyeli siyasetçileriülkelerine sokmayanların,Türkiye'nin de gerektiğindebenzer adımlar atabileceğiniöğrenmeleri, güzel bir gelişme...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.