Bir Rus Generalle sohbet ettik dün.
Sordum; "Çin nüfusu sizden kat katbüyük ama toprakları küçük. Rusya'nınise toprakları büyük amanüfusu küçük. İşbirliğiyaptığınız Çin, Moskovaiçin tehlike değil mi? Üstelik5 milyon Çinli çalışmakiçin Rusya'ya girdi bile? Yaistila edilirseniz?" Güldü...
Çin'in Rusya'dan Sibirya'da büyük toprak parçası kiraladığını anlattı.
Şaşırdım... O rahattı... "İşbirliğiyaparız amatedbir de alırız" dedi. Çin'de 35 milyon Uygur yaşıyor.
Sokakta birine soruyorsun "Adın ne?" diye. "Li" diyor... Kulağınıza eğiliyor "Amagerçek adım Yusuf" diye ekliyor. Tam 100 milyon Müslüman Tonga Türk'ü yaşıyor Çin'de... Rus General "Çin'de sayısızdin var, dinsizlik de... Bu nedenle enbüyük din İslam. Tam 135 milyonMüslüman yaşıyor. Çin bize yanlışyaparsa elimizde kartlar var" diyor.
Büyük devletler, en yakın görünenler işbirliğini bile birbirlerine karşı gardını alarak yapıyor. Böyle bir dünyada yaşıyoruz. Rus General Ukrayna'da üç Amerikalının Bakan yapıldığını, ülkeyi tamamen ele geçirdiklerini söylüyor. Amerikan Savaş gemilerinin Boğaz'ı geçip Ukrayna'da limanlara yanaştığını anlatıyor. Anlaşmalar gereği en fazla 21 gün ve 8 askerle Karadeniz'de kalabileceğini ama bunun çoktan aşıldığını söylüyor. "Fransızgemileri bile Karadeniz'de cirit atıyor,anlaşmaları çiğniyor, Türkiye'ninmüdahalesini bekliyor." diyor. Fransız gemilerinin orada işi ne? 100 yıl önce yapılan Boğazlar ve Karadeniz anlaşmaları nedeniyle Türkiye'nin müdahale etmesi gerektiğini, Moskova'nın sessizce bunu istediğini belirtiyor.
Bizi krizlerin içine çekmek için savaş gemilerini zorlu sularda yüzdürenler, kapalı kapılar ardında pazarlıklar, Türkiye'nin gerilim hatlarının tam ortasında yer alan jeopolitik konumu... Ve Karadeniz'e sığınan Alman gemilerinin Osmanlı bayrağı çekerek Rusları bombalaması sonucu 1. Dünya Savaşı içine çekilmemiz. Çin'de 135 milyon Müslüman Türk. Orta Asya Cumhuriyetlerinde bizle kucaklaşmayı bekleyen yüzmilyonlarca soydaş. Ortadoğu ve Afrika'daki Osmanlı'dan kalan gönül bağlarımız... Enerji hatlarının tam geçiş yolunda olmamız... Ankara'yı dünyanın en vazgeçilmez merkezi haline getiriyor. Herkesin gözü üzerimizde...
Kolumuzdan çekenler "Çıkarlarımızı" düşündüğümüzde yanıbaşımızda inşa ettikleri terörü üzerimize sürüyor. Enerji Bakanı Berat Albayrak taa Amerika'dan siber saldırıya uğradığımızı, elektrik hatlarımıza keserek sabotaj bile yapıldığını açıklıyor. Ve dün Emekli bir General dostum arıyor. "Nisan'dayayınlanan raporu gördün mü" diyor.
Abramowitz, Soros gibi küresel hizmetçilerin kurduğu, Haçlı-Siyonist İttifakı Neo-Con'ların hizmetinde olan Uluslararası Kriz Grubu yayınlıyor o raporu... Altına imza atılmadığına göre belli ki CIA hazırlayıp önlerine koymuş.
"Türkiye APO ile görüşmeli, PKK ilemasaya oturmak zorunda. Aksi haldebedel öder. PKK şehirlere iner. DEAŞda bu kaostan faydalanarak Türkiye'deyoğun eylemler yapar. Kültürel fayhatlarına dahi saldırılır" diyor rapor.
Adamlar Suriye'deki Kürt koridoru için bizi teröristlerle masaya zorluyor. Yapmayınca planladıklarını rapor gibi sunarak sopa gösteriyor, hayata geçiriyorlar. Amerika, Suriye'deki PKK uzantısı PYD'yi vurduğumuz için savaş uçaklarını DEAŞ'ın üzerine sürmüyor. Amerikalı subaylar, sözcüler artık bunu açık açık ifade ediyor. Reina'dan başlayıp, İzmir'e uzanan DEAŞ ve PKK saldırıları bizim kültürel fay hatlarımıza sıkılan kurşunlar olarak karşımıza çıkıyor.
9 ay önce raporla açıkladıkları planları hayata geçiyor. Türkiye 16 Devlet kurmuş büyük ülke. Saldırıları bertaraf edecek, tüm oyunları bozacak güce sahip. Yeter ki içeride muhalefetiyle, hangi ideoloji ve inançta olursa olsun tüm fertleriyle tek yumruk olalım...
Hepsine hadlerini bildiririz. Maalesef içimizde bazıları BATI hizmetçisi her terör saldırısı sonucu Devletini suçlayarak proje sahiplerine çalışıyor. İhsan Sabri Çağlayangil "İçimizdebinlerce insan CIA'ya hizmet ettiğininfarkında değildir. CIA budur" derken boşuna söylemiyordu. Amerikan elçiliği darbe ile iktidara gelen Nihat Erim'in fotoğrafını yayınlayarak mesaj veriyordu. New York Times "Trump, Obama'nın atadığı tümbüyükelçilerin işine son verecek" diye yazıyordu. ABD elçisi John Baas'ı "Suyunısındı" diye uyarmıştım, şimdi suyu kaynıyor.
Giderayak fotoğraflı mesaj oyunu için en güzel yorumu Başbakan Binali Yıldırım yaptı: "Zevzeklik!.." Zevzeklerin oyununa gelmeyelim... Kenetlenelim...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.