BEKİR HAZAR

Robin Wright... O bir gazeteci... O bir analist... 2013'te haritayı önüne alıyor ve New York Times'ta bir yoruma imza atıyor. Suudi Arabistan'ın parçalanacağını söylüyor. Irak, Suriye, Yemen ve Libya'yı da ekliyor. Suudi Arabistan'ı cetvelle şöyle çiziyor New York Times yazarı: Hicaz'da Batı Arabistan, Hürmüz Körfezi'nde Doğu Arabistan, Yemen'e komşu güney Arabistan ve Kuzey Arabistan...
Orta kesimde ise Riyad merkezli bir Vehhabi Arabistan. Evet Suudi Arabistan 5 parçaya bölünecek New York Times yazarına göre.
Olabilir mi? Neden olmasın? Önce planları yaparlar perde arkasında.
Sonra o planları yapanlar, emrindeki HİZMETKARLARI gazeteleri kullanır ve yayınlatırlar. Böylece kamuoyu oluştururlar. Nitekim Suudi Arabistan'ı savaşa soktular şu dönemde Yemen'de. Uçaklar kalkıyor Riyad'dan ve gidiyor Yemen'i bombalıyor.
Savaş, parçalanmayı hızlandıran en büyük araçtır BARONLAR için.
İki yıl önce New York Times bunun analizini yaptırıyor Robin Wright'e.
Ve "5 parçaya bölünecek Suudi Arabistan" diyerek noktayı koyuyor.
Aynı analizde Suriye'yi dörde bölüyor. "Kürdistan", "Sünnistan", "Alevistan", "Şiistan" diyerek. "Kuzey Irak'taki Kürdistan Özerk Bölgesi ile Suriye'nin kuzeyindeki Kürt bölgelerinin birleşiminden, Erbil merkezli yeni bir Kürdistan doğacak." diyor. Irak'ın güneyinde Basra merkezli yeni bir Şii devletini gündeme getiriyor. Bağdat ve Şam'ı birleştirip yeni bir Arap devleti doğacağını ilan ediyor. Baktığımızda IŞİD hem Şam'a yakın hem de Bağdat'a 100 km mesafede şehirleri almış durumda. New York Times'da o analiz yapıldığında ikiye ayrılmış YEMEN yeni birleşmişti. İşte bizim Arthur bu birleşmeye rağmen "Yeniden Kuzey ve Güney Yemen diye iki ayrı ülke doğacak" diye yazıyor. Ve gelinen noktada tutturuyor. Zira Yemen bugün iç savaş nedeniyle fiilen ikiye ayrılmış durumda. Libya'nın ise Bingazi ve Trablusgarp merkezli iki devlete bölüneceğini iddia ediyor. Hatta Fizan da bile 3. bir devletin doğabileciğini öne sürüyor. İki sene sonra bugün yazdıkları aynen aynen çıkıyor. Sulzberger ailesini anlatmıştım sizlere daha önce. ABD tarihine ilk Yahudi bakan olarak adı yazılan Gershom Mendes Seixas'tı. İşte o bakanın kardeşi Benjamin'in torunu Arthur Hays Sulzberger'di. Arthur, Adolph Ochs'un kızı Berta ile evleniyor ve bir anda kendini medya imparatorunun damadı olarak buluyordu. İşte bu evlilikle birlikte 1935'te medya imparatorluğunda Sulzberger Ailesi dönemi başlıyordu.
Şu anda gazetenin başında Arthur Sulzberger var. Annesi bir İngiliz.
Sahip olduğu gazete ise dört ülkeyi iki yıl önce cetvelle parçalara bölen NEW YORK TİMES gazetesi. Birleşmiş Milletler, Mavi Marmara saldırısını soruşturmak üzere görevli atıyor. O görevlini hazırladığı rapor Birleşmiş Milletler'in eline geçmede önce işte bu Sulzberger ailesinin gazetesi New York Times'da yayınlanıyor. Aydın Doğan'ın gazetesi Hürriyet, o günlerde New York Times'ı okuyucularına "İSRAİL LOBİSİ'ne yakınlığı ile bilinen gazete" diye tanıtıyor. İşte İsrail lobilerinin maşası gazetenin sahibi son Arthur'un New York Times'ında önceki gün ilginç bir çağrı yayınlanıyor; ABD ve NATO'ya "Erdoğan'ı durdurun" çağrısı bu. Her fırsatta defalarca Türkiye'ye ve Cumhurbaşkanı'na saldıran gazetenin geldiği duruma bakın.
7 Haziran'da bir kez daha TOKAT yiyeceklerini anlamış olmalılar ki, NATO'dan askeri yardım isteyecek kadar kudurmuş bir surat çıkıyor karşımıza.
İngiliz istihbaratı "Irak'ta kimyasal silah" var diyerek ABD'yi sokmuştu o ülkeye. O yalan kimyasal silah haberini ilk Jüdith Miller adlı New York Times muhabiri haber yaptı. Irak'ın paramparça olmasına yol açtılar. Yalan habere imza atan Miller'i işten attılar ama milyonlarca Iraklı şu anda toprak altında. İslam dünyasını haberleri ile kana boyayanların içeride bizden görünenlerle, kimlerle aynı noktaya geldiğine iyi bakın. 7 Haziran yaşayan vicdanların ve toprağa gömülen ruhların çığlığı olacak.