Suriye’de yeni hedef El Bab

TSK'nın Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine karşı 24 Ağustos'ta başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı'nda sınırın DAEŞ'li teröristlerden temizlenmesinin ardından temizlik bu kez güneye kayıyor. Güvenlikli bölgeyi güneye kadar indirmek üzere harekete geçen, dün de 9 köyü daha ele geçiren TSK destekli ÖSO'nun ilk hedefi kritik pozisyona sahip El Bab kentini ele geçirmek.

TSK desteğiyle harekatın ilk gününde Cerablus'a giren ÖSO'nun Cerablus Grubu 14 saatte ilçenin kontrolünü sağlamayı başardı. Ardından Cerablus'un batısına ve güneyine ilerleyen savaşçılar, terör örgütleri DAEŞ ve YPG'nin elinde birçok köyü almayı başardı. Cerablus'ta güvenliğin sağlanmasının ardından operasyonun ikinci adımı Çobanbey'de başladı. ÖSO'nun Hevar Grubu, Kilis'in Elbeyli ilçesinin hemen karşısında bulunan Suriye'nin Çobanbey kasabasından doğuya Cerablus'a doğru ilerlemeye başladı. İki grup kısa bir sürede teröristlerin sınır hattında elinde kalan son köy olan Kadıköy'ü DAEŞ'ten aldı. Çobanbey'in doğusundaki Küçük Nebga, Büyük Nebga ve Kanlı Kuyu köylerinin de DAEŞ'ten temizlendiği öğrenildi. Böylece 90 kilometrelik Azez-Cerablus hattının kontrolü ÖSO'ya geçti. Türkiye-Suriye sınırında güvenlikli bir koridor oluşturmayı başaran ÖSO savaşçılarının ilk hedefinde DAEŞ'ın Rakka'dan sonra ikinci başkenti konumunda bulunan El Bab kenti var.

BAB, MENBİÇ VE AFRİN...
SABAH'a konuşan eski Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Türkiye- Suriye sınırının teröristlerden temizlenmesinin yeni bir başlangıç olduğunu ifade etti. Mustafa, sınır hattında güvenlikli koridorun sağlanmasının ardından ÖSO savaşçılarının güneye yöneleceğini söyledi. Mustafa sözlerini şöyle sürdürdü: "Bundan sonra hedefte DAEŞ'in kontrolünde olan Bab, PYDYPG'nin kontrolünde olan Menbiç ve Afrin olacaktır. Bu terör örgütleri yıllardır Suriye halkına kan kusturdu. Bundan sonra güneye hareket ederek halen teröristlerin kontrolünde olan Türkmen köylerini kurtaracağız. Terör örgütleri bölgeden temizlenene kadar mücadele devam etmelidir. Yaklaşık 3 senedir güvenlik bölge oluşturulmasını gerektiğini söylüyoruz. Sınır güvenliğinin sağlanmasının Türkiye ve Suriye için birçok getirisi olacaktır. İlk olarak bundan sonra Ege'de boğulan Suriyeliler olmayacak. İkinci olarak Türkiye'nin sınır güvenliği sağlanmış olacak. Kilis'e ve başka noktalara roketler, havanlar fırlatamayacaklar. Son olarak Türkmenler'in bin yıldır yaşadıkları bölgeler kurtarılacak. Güvenlik koridorunun sağlanması bir başlangıç, savaşımız yeni başlıyor" dedi.

'YPG'NİN PLANI SUYA DÜŞTÜ'
Azez-Cerablus hattının kontrolünün ÖSO'ya geçmesinin bölgedeki PYD-YPG tehdidine de son vereceğini dile getiren Mustafa, "Azez-Cerablus hattının kontrolünün ÖSO'ya geçmesi PYD-YPG'lilerin Kürt devleti hayallerini de suya düşürdü. Cerablus'un güneyindeki Menbiç'te YPG'lilerin olduğunu biliyoruz. Onlar Fırat'ın doğusuna çekilecek, YGP'liler de Afrin'de güvenliğimizi tehdit ediyor. Türk yurtlarını terörist unsurlardan temizleyene kadar mücadelemize devam edeceğiz" diye konuştu.

Uğur YILDIRIM / Sabah