Rus uçakları 4198 sorti yaptı
Giriş:
22.12.2015
00:00
Güncelleme:
22.12.2015
15:51
AK Parti grup toplantısında konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Rusya'nın Suriye'deki saldırılarına sert çıktı. Davutoğlu, "Rusya'nın son zamanlarda yaptığı 4198 sortiden sadece 391'i DAEŞ mevzilerine yönelik. Diğerleri ılımlı muhalefeti ve sivilleri hedef aldı" dedi. Başbakan ayrıca Irak konusunda da konuştu. Ve "desteğimiz Musul kurtarılıncaya kadar devam edecek" açıklamasını yaptı.
"Rusya'nın son zamanlarda yaptığı 4198 sortiden birçoğu ılımlı muhalefete ve hatta sivillere yönelik olmuştur. İdlib saldırısında valilik ve yerleşim birimleri hedef alındı. DAEŞ'e karşı mücadelede uluslararası komisyonun parçasıyız ama kim Suriye halkını bombalarsa onun da karşısındayız, karşısında olacağız. Suriye toprakları Rusya'nın emperyal planının parçası değildir, olmayacaktır. Rusya'nın alana girmesiyle sivil ölümlerinde de mülteci akınlarında da ciddi artış yaşandı" açıklamalarında bulunan Davutoğlu şöyle devam etti:
RUSYA'YA SESLENİYORUM, SURİYE'DEKİ MEVCUDİYETİNİZİN TEMELİ NEDİR
Suriye'de yaşanan gelişmeler üzerinden Rusya'ya seslenen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü Suriye ve Irak'ta yaşananlar bu iki ülkeye de sınırlarımızda ciddi sorunlara sebep oluyor. Başta mülteciler meselesi başta olmak üzere Suriye'de yaşanan her olumsuzlukta BM Güvenlik Konseyi'nin alamadığı her kararın bedeli de maalesef Türkiye'yi etkiliyor. Suriye'deki bütün tarafların orada bulunmak için ileri sürdükleri gerekçe DEAŞ'tır. Ancak görüyoruz ki yaşananlar DEAŞ'la mücadeleyi aşan müdahalelerdir. Buradan Rusya'ya sesleniyorum. Sizin Suriye'deki mevcudiyetinizin temeli nedir Niye yaptığınız hava operasyonlarının yüzde 90'ı sivillere ve ılımlı muhaliflere dönüktür Neden DEAŞ'la mücadele için orada bulunuyoruz dedikten sonra Türkmen Dağlarını, İdlib'i, Halep'i masum sivil insanları bombalıyorsunuz Biz DEAŞ'le mücadelede uluslararası koalisyonun parçasıyız. Ama ister Rusya olsun isterse başka zalim bir devlet olsun kim Suriye halkını bombalarsa onun da karşısındayız, karşısında olacağız
'MUHALİFLERİ TEMİZLEYELİM' YAKLAŞIMI SURİYE'Yİ TEKRAR ESAD'A TESLİM ETME HAYALPERESTLİĞİNE İŞARET ETMEKTE
Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü Saldırılarda sivillerin gözetilmediği açıktır. Rusya, Suriye'ye girdiğinden beri inatla alanda büyük çoğunlukla ılımlı muhalifleri ve sivilleri hedef alıyor. Rusya, Suriye'ye DEAŞ'la mücadele kisvesi altında girdi. Kimse kendini kandırmasın. Gerçekler bellidir. Muhalifleri temizleyelim, tüm dünyanın düşman ilan ettiği DEAŞ'ın çaresine bakarız yaklaşımı; Suriye'yi tekrar Esad'a teslim etme hayalperestliğine işaret etmektedir
MOSKOVA'YA GİDECEK OLANLARA BU SORULARI SORMAK İSTERİZ
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın Moskova ziyaretine yönelik eleştiride bulunan Davutoğlu, Bugünlerde Moskova'ya gidecek olanlara bu soruları sormak isteriz. Kobani'de Kürt kardeşlerimiz şehit edildiğinde hepimiz sesimizi yükselttik. Şimdi İdlib'de Arap kardeşlerimiz şehit edildiğinde sesimizi yükseltiyoruz ama Türkmenler ve Araplar katledildiğinde sessiz kalanlar hatta onları katledenleri başkentlerinde ziyaret edenler Suriye halkı nezdinde de ülkemiz nezdinde de Ortadoğu kavimleri nezdinde de hesap verecek. En büyük hesabı da Türkiye'de yaşayan Kürt vatandaşları nezdinde verecekler diye konuştu.
RUSYA'NIN SİVİLLER VE ILIMLI MUHALİFLERİ HEDEF ALMAKTAN BİR AN ÖNCE VAZGEÇMESİ GEREKİYOR
Davutoğlu, Rusya'nın siviller ve ılımlı muhalifleri hedef almaktan bir an önce vazgeçmesi gerekiyor. Uluslararası toplumun bu konuda harekete geçmesini bekliyoruz. Aksi takdirde Suriye ihtilafı daha yıllarca sürecektir. Terör bitmeyecektir. Rusya da artık kendisini ihtilafın bir tarafı haline getirmek üzeredir ifadelerini kullandı.
BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARININ GERÇEKÇİ BİR PERSPEKTİFİ YOK
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 'Suriye' kararını değerlendiren Davutoğlu, Suriye'de gerçek bir barışın zemini hazırlanmalıdır. Suriye'deki krizin çözümü ancak Esad'ın yerini meşru bir hükümete bırakmasıyla mümkündür. Meşruiyetini tümüyle kaybetmiş bir yönetimin varlığını sürdürmesini öngören bir girişimin Suriye'ye barış ve istikrar getirmesi mümkün değildir. BM Güvenlik Konseyi kararı sorunun diplomatik çözümü açısından olumlu bir karardır ancak bu kararın Suriye halkını Esad'ın zulmünden koruyacak gerçekçi bir perspektifi de yoktur dedi.
DESTEĞİMİZ MUSUL KURTARILINCAYA KADAR DEVAM EDECEK
Türk askerinin Musul'daki varlığına ilişkin değerlendirmede bulunan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü Irak makamlarının talepleri doğrultusunda gerek peşmerge gerekse Musullu yerel gönüllülere eğitim ve donatım desteği veriyoruz. Bu desteğimiz Musul kurtarılıncaya kadar devam edecektir. Bu amaçla gönderdiğimiz eğitim birliğinin güvenliği için asker ve mühimmatta yeniden tanzim de dahil olmak üzere her türlü tedbiri almak durumundayız. DEAŞ'ın Başika'daki eğitim kampımızın olduğu bölgeye gerçekleştirdiği saldırılar bu konudaki haklılığımızı bütün dünyaya göstermiştir. İlave olarak gönderilen askerlerimizin askeri gerekçeler göz önünde bulundurularak yeniden konuşlandırılması da söz konusu olmuştur. Terör tehdidi olduğu sürece orada varlığımızı tehlikeye atmayacak şekilde teyakkuz halinde olmaya devam edeceğiz TÜRKİYE
FİLİSTİN DAVASINA YÖNELİK HASSASİYETİMİZİ SORGULAMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİL
Türkiye'nin Filistin'i üzecek hiçbir adımı atmayacağını belirten Davutoğlu, Filistin davasına yönelik hassasiyetimizi sorgulamak kimsenin haddi değildir. Kim Türkiye Gazze halkını unutuyor, Filistin'e olan desteğini göz ardı ederek İsrail'le yakınlaşma içine giriyor derse bize en büyük bühtanı yapar. Biz bırakın müzakerelerde gece rüyalarımızda bile Gazze'yi, Filistin'i unutmayız. Kimse bize Filistin dersi veremez. Filistin için yanlış olan bizim için de yanlıştır. Değerli dostum Halid Meşal'le gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde de bütün bu hususları kapsamlı şekilde ele aldık. İsrail'le ilişkileri normalleştirmeye yönelik görüşmelerin ardındaki temel gaye budur. Filistin'i Gazze'yi üzecek hiçbir adım atmayız, ama onların yararına olacak her adımı atmaktan tereddüt etmeyiz dedi.
RUSYA'YA SESLENİYORUM, SURİYE'DEKİ MEVCUDİYETİNİZİN TEMELİ NEDİR
Suriye'de yaşanan gelişmeler üzerinden Rusya'ya seslenen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü Suriye ve Irak'ta yaşananlar bu iki ülkeye de sınırlarımızda ciddi sorunlara sebep oluyor. Başta mülteciler meselesi başta olmak üzere Suriye'de yaşanan her olumsuzlukta BM Güvenlik Konseyi'nin alamadığı her kararın bedeli de maalesef Türkiye'yi etkiliyor. Suriye'deki bütün tarafların orada bulunmak için ileri sürdükleri gerekçe DEAŞ'tır. Ancak görüyoruz ki yaşananlar DEAŞ'la mücadeleyi aşan müdahalelerdir. Buradan Rusya'ya sesleniyorum. Sizin Suriye'deki mevcudiyetinizin temeli nedir Niye yaptığınız hava operasyonlarının yüzde 90'ı sivillere ve ılımlı muhaliflere dönüktür Neden DEAŞ'la mücadele için orada bulunuyoruz dedikten sonra Türkmen Dağlarını, İdlib'i, Halep'i masum sivil insanları bombalıyorsunuz Biz DEAŞ'le mücadelede uluslararası koalisyonun parçasıyız. Ama ister Rusya olsun isterse başka zalim bir devlet olsun kim Suriye halkını bombalarsa onun da karşısındayız, karşısında olacağız
'MUHALİFLERİ TEMİZLEYELİM' YAKLAŞIMI SURİYE'Yİ TEKRAR ESAD'A TESLİM ETME HAYALPERESTLİĞİNE İŞARET ETMEKTE
Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü Saldırılarda sivillerin gözetilmediği açıktır. Rusya, Suriye'ye girdiğinden beri inatla alanda büyük çoğunlukla ılımlı muhalifleri ve sivilleri hedef alıyor. Rusya, Suriye'ye DEAŞ'la mücadele kisvesi altında girdi. Kimse kendini kandırmasın. Gerçekler bellidir. Muhalifleri temizleyelim, tüm dünyanın düşman ilan ettiği DEAŞ'ın çaresine bakarız yaklaşımı; Suriye'yi tekrar Esad'a teslim etme hayalperestliğine işaret etmektedir
MOSKOVA'YA GİDECEK OLANLARA BU SORULARI SORMAK İSTERİZ
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın Moskova ziyaretine yönelik eleştiride bulunan Davutoğlu, Bugünlerde Moskova'ya gidecek olanlara bu soruları sormak isteriz. Kobani'de Kürt kardeşlerimiz şehit edildiğinde hepimiz sesimizi yükselttik. Şimdi İdlib'de Arap kardeşlerimiz şehit edildiğinde sesimizi yükseltiyoruz ama Türkmenler ve Araplar katledildiğinde sessiz kalanlar hatta onları katledenleri başkentlerinde ziyaret edenler Suriye halkı nezdinde de ülkemiz nezdinde de Ortadoğu kavimleri nezdinde de hesap verecek. En büyük hesabı da Türkiye'de yaşayan Kürt vatandaşları nezdinde verecekler diye konuştu.
RUSYA'NIN SİVİLLER VE ILIMLI MUHALİFLERİ HEDEF ALMAKTAN BİR AN ÖNCE VAZGEÇMESİ GEREKİYOR
Davutoğlu, Rusya'nın siviller ve ılımlı muhalifleri hedef almaktan bir an önce vazgeçmesi gerekiyor. Uluslararası toplumun bu konuda harekete geçmesini bekliyoruz. Aksi takdirde Suriye ihtilafı daha yıllarca sürecektir. Terör bitmeyecektir. Rusya da artık kendisini ihtilafın bir tarafı haline getirmek üzeredir ifadelerini kullandı.
BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARININ GERÇEKÇİ BİR PERSPEKTİFİ YOK
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 'Suriye' kararını değerlendiren Davutoğlu, Suriye'de gerçek bir barışın zemini hazırlanmalıdır. Suriye'deki krizin çözümü ancak Esad'ın yerini meşru bir hükümete bırakmasıyla mümkündür. Meşruiyetini tümüyle kaybetmiş bir yönetimin varlığını sürdürmesini öngören bir girişimin Suriye'ye barış ve istikrar getirmesi mümkün değildir. BM Güvenlik Konseyi kararı sorunun diplomatik çözümü açısından olumlu bir karardır ancak bu kararın Suriye halkını Esad'ın zulmünden koruyacak gerçekçi bir perspektifi de yoktur dedi.
DESTEĞİMİZ MUSUL KURTARILINCAYA KADAR DEVAM EDECEK
Türk askerinin Musul'daki varlığına ilişkin değerlendirmede bulunan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü Irak makamlarının talepleri doğrultusunda gerek peşmerge gerekse Musullu yerel gönüllülere eğitim ve donatım desteği veriyoruz. Bu desteğimiz Musul kurtarılıncaya kadar devam edecektir. Bu amaçla gönderdiğimiz eğitim birliğinin güvenliği için asker ve mühimmatta yeniden tanzim de dahil olmak üzere her türlü tedbiri almak durumundayız. DEAŞ'ın Başika'daki eğitim kampımızın olduğu bölgeye gerçekleştirdiği saldırılar bu konudaki haklılığımızı bütün dünyaya göstermiştir. İlave olarak gönderilen askerlerimizin askeri gerekçeler göz önünde bulundurularak yeniden konuşlandırılması da söz konusu olmuştur. Terör tehdidi olduğu sürece orada varlığımızı tehlikeye atmayacak şekilde teyakkuz halinde olmaya devam edeceğiz TÜRKİYE
FİLİSTİN DAVASINA YÖNELİK HASSASİYETİMİZİ SORGULAMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİL
Türkiye'nin Filistin'i üzecek hiçbir adımı atmayacağını belirten Davutoğlu, Filistin davasına yönelik hassasiyetimizi sorgulamak kimsenin haddi değildir. Kim Türkiye Gazze halkını unutuyor, Filistin'e olan desteğini göz ardı ederek İsrail'le yakınlaşma içine giriyor derse bize en büyük bühtanı yapar. Biz bırakın müzakerelerde gece rüyalarımızda bile Gazze'yi, Filistin'i unutmayız. Kimse bize Filistin dersi veremez. Filistin için yanlış olan bizim için de yanlıştır. Değerli dostum Halid Meşal'le gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde de bütün bu hususları kapsamlı şekilde ele aldık. İsrail'le ilişkileri normalleştirmeye yönelik görüşmelerin ardındaki temel gaye budur. Filistin'i Gazze'yi üzecek hiçbir adım atmayız, ama onların yararına olacak her adımı atmaktan tereddüt etmeyiz dedi.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN