Türkeş'e bile hain dediler!

TUĞRUL Türkeş, "Ülkeyi hükümetsiz bırakamam" diyerek Bahçeli'ye isyan etti. Davutoğlu'nun bakanlık teklifine "Evet" dedi. MHP yönetimi şoka girdi.

SEÇİME de koalisyona da "Hayır" diyen Bahçeli, tek kelime edemedi. Yardımcısı Şefkat Çetin, "İhanete uğradık" dedi.

BAŞBAKAN Davutoğlu ise Türkeş'e teşekkür etti. MHP'nin siyasi krize neden olan tavrını eleştirdi: "Tarih, her şeye 'Hayır' diyenleri yazacak..."

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bakanlık teklifini kabul eden Tuğrul Türkeş'e destek verdi. "Bütün baskılara karşı, devlet adamı ahlakının gereğini gösterdiği için Sayın Türkeş'e bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bakanlık teklifini kabul eden Tuğrul Türkeş'e destek verdi. "Bütün baskılara karşı, devlet adamı ahlakının gereğini gösterdiği için Sayın Türkeş'e bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi

MHP Milletvekili Tuğrul Türkeş, milli görevi reddetmedi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Seçim Hükümeti'nde kabine üyesi olması teklifini kabul etti. Milli görevi kabul eden Tuğrul Türkeş'e partisi tepki gösterdi. Başbakan Ahmet Davutoğlu ise Türkeş'e teşekkür etti. Davutoğlu dün AK Parti Halkla İlişkiler Başkanlığı tarafından düzenlenen AKİM 2 Milyon Gülen Yüz ödül törenine katıldı. Törende konuşma yapan Davutoğlu, Tuğrul Türkeş için, "Bütün baskılara karşı, devlet adamı ahlakının gereğini gösterdiği için Sayın Türkeş'e bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi.

DİRENDİ...
Davutoğlu, şunları söyledi: Başbakan'ın teklifine evet diyenler onursuzdur, ahlaksız bir siyasete alet olurlar gibi kendi milletvekillerine baskı yaparak onların iradelerine ipotek koymaya çalışanlar, TBMM'nin onuruyla oynamışlardır. Bütün bu baskılara karşı, Anayasa'nın ve devlet adamı ahlakının gereğini gösterdiği için Sayın Türkeş'e bir kez daha teşekkür ediyorum. Büyük baskı altına alındı, dirayetle direndi. Olumlu cevabını aldıktan sonra görüştüğümde kendisine de ifade ettim. Böyle dönemler, ağır sorumluluk alma ahlakına, devlet ahlakına sahip olanları da olmayanları da ortaya koyar."

KONUTTA BULUŞTULAR...
Başbakan Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "tarih yazacak" tepkisine de cevap verdi. "Tarih, millet beka mücadelesi verirken 'Hayır, hayır, hayır' diyenleri de yazacak.
Kahramanca şehit düşen Mehmetçiklerimiz mücadele ederken, bir bakanlık görevini yapmaktan kaçanları da yazacak" dedi. Geçici Bakanlar Kurulu'nda kimlerin hangi görevde olacağı da netleşmeye başladı. Türkeş'in seçim kabinesinde Başbakan Yardımcısı olarak görev almasına kesin gözüyle bakılıyor. Türkeş'in Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları'nın bağlı olduğu Başbakan Yardımcılığı görevine getirileceği belirtiliyor. Öte yandan dün akşam saatlerinde Ankara'da hareketli saatler yaşandı. Başbakan Ahmet Davutoğlu, bakanlık teklifini kabul eden Tuğrul Türkeş'le Çankaya'daki Başbakanlık Konutu'nda bir araya geldi.

İhraç yetmiyor

TÜRKEŞ'in Seçim Hükümeti'ne girmesi MHP'yi şok etti. Merkez Disiplin Kurulu, Türkeş için hemen harekete geçerken, 'ihraç' kararının da hızlı bir şekilde verileceği belirtildi. Ancak bu, Türkeş'in hükümete 'MHP'li' kimliğiyle girmesine engel olamayacak. Öte yandan Türkeş'in disipline sevk edilmesi, Ahmet Kenan Tanrıkulu'nun da istifa etmesi nedeniyle iki genel başkan yardımcısı koltuğu boş kaldı.

BABASININ KURDUĞU PARTİ "HAİN" İLAN ETTİ

MHP Teşkilat İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Şefkat Çetin, "Milliyetçi Ülkücü Hareket 46 yıllık şanlı mazisi boyunca Başbuğ Alparslan Türkeş'in meşalesini yaktığı kutlu Türklük davası yolunda sayısız mücadeleye girmiş, ulusal ve uluslararası bütün güç odaklarıyla boy ölçüşmüştür. Türk milletinin ve devletinin ebed-müddet yaşatılması uğruna ömrünü, canını, kanını sebil etmiş milyonlarca Müslüman Türk evladının gönül verdiği bu kutlu davanın yürüyüşü, her türlü şer odağına ve kahpeliğe rağmen yılmadan yıkılmadan devam etmiştir ve edecektir. Türkiye'de bugün saflar çok daha netleşmiştir. Bir tarafta yeni Türkiye, ikinci cumhuriyet ve demokratik cumhuriyet söylemlerinin ardına gizlenmiş Türk düşmanları saf tutmuştur. Milliyetçi Ülkücü Hareket ise milli üniter devlet yapısının ve Türklük davasının yegâne savunucusu olarak mücadelesini her cephede tek başına sürdürmektedir. Bugün Milliyetçi Hareket Partisi'ni satanlar, aslında milli bir davadan vazgeçerek gayrı milli cephenin hizmetine girmeyi göze almışlardır. Hele de bu dönekliği gösteren Alparslan Türkeş'in soy ismini taşıyorsa, hem davasına hem de Türkeş ismine ihanet etmiş demektir" dedi.

Şefkat Çetin, "Milliyetçi Ülkücü Hareket'in efsane Başbuğu Türkeş'in soyadını taşıyan bir ismin bölücülerin ortak olduğu bir hükümette geçici bakan olmak için davasını satmasını hiçbir Ülküdaşımız kabul etmez, hoş görmez. Bu davaya gönül verenler demezler mi bu ihaneti yapana: "Ey Tuğrul efendi, Başbuğumuzun emaneti dedik, yıllardır her türlü müptezelliğine, gidişlerine gelişlerine katlandık. Ama geçici bir bakanlık için davayı satana adam denir mi? Ülkücülüğünden taviz verenin şerefi kalır mı? Türkeş soyadına ve Türklük davasına kaça ihanet ettin?