Demokrasi Karnesi
Giriş:
05.02.2015
00:00
Güncelleme:
05.02.2015
23:49
Başkanlık sistemi tartışmaları partilerin yönetim tarzını da gündeme getirdi. Bakın Meclis'teki partiler nasıl bir yönetim ve demokrasi anlayışına sahip?
12 yıldır iktidarda olan AK Parti bu başarısını liderliğine ve yönetim tarzına borçlu. Güçlü bir liderliği benimseyen AK Parti ortak akıl ve istişareyle şekillenen yönetim tarzını benimsiyor. Parti her sene kampa girerek ortak akılla strateji belirliyor. Ak Parti'de seçimler öncesi adaylar da partililer ve halkın görüşleri alınarak şekillendiriliyor. Temayül yoklamaları ve anketler yapılıyor.. Partililerin ve halkın en çok istediği adaylar tespit edilerek bire bir görüşmeler yapılıyor. Ardından bu doğrultuda seçilen isimler kamuoyuyla paylaşılıyor.
KILIÇDAROĞLU: ATIN ŞU ADAMI DIŞARI
Ana Muhalefet Partisi CHP'nin yönetim tarzı ise AK Parti'den çok farklı.. Genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu gittikçe daha otoriter bir yönetim şeklini benimsemekle, hatta diktatörlükle suçlanıyor.

MUHARREM İNCE KILIÇDAROĞLU'NA DİKTATÖR DİYOR..
Cumhurbaşkanlığı çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nu tek başına belirleyen Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerdeki tercihleriyle de çok konuşulmuştu. Kılıçdaroğlu, tüm tepkilere ve "parti içi diktatörlüğe gidiyor" eleştirilerine rağmen İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına daha önce rüşvet suçlamalarıyla partiden gönderilen Mustafa Sarıgül'ü, Ankara'ya ise eski MHP'li Mansur Yavaş'ı aday göstermişti.
KILIÇDAROĞLU: TIPIŞ TIPIŞ OY VERECEKSİNİZ..
Kemal Kılıçdaroğlu son uygulamasıyla da parti içindeki tartışmaları alevlendirdi.. Parti Meclisi kararıyla Genel Merkez'in kontenjanı artırıldı. Yani CHP yönetimi seçimlerde 550 adayın 110'unu belirleme kararı aldı. Partililer kurultayda kararlaştırıldığı gibi ön seçim yapılmalı diye itiraz ediyor ancak Kılıçdaroğlu bu tavrında ısrar ediyor..
MHP'DE SOMUNCUOĞLU SKANDALI
MHP'de ise kimse partinin iradesi dışında hareket edemiyor. Etmeye çalışanlara çok ağır yaptırımlar uygulanıyor.. Bunun en çarpıcı örneği ise MHP'li eski devlet bakanı Sadi Somuncuoğlu'nun başına gelenler.. Somuncuoğlu, 2000 yılında engellenen cumhurbaşkanlığı adaylığı öncesinde partili milletvekillerinin saldırısıyla karşı karşıya kalmıştı. Ankara 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam eden töre dayağı davasına verdiği yazılı ifadesinde vurulmakla tehdit edildiğini belirtmişti.
KANDİL'İN KUKLASI
HDP'de ise demokrasi açısından durum daha da vahim.. Partide son kararları ya İmralı veya Kandil'in verdiği ileri sürülüyor. Bu iddianın en çarpıcı örneklerinden biri 2009 yılında yaşanmıştı. Anayasa Mahkemesi tarafından terör odağı olduğu gerekçesiyle kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin milletvekilleri o dönem Diyarbakır'da yaptıkları durum değerlendirmesi toplantısında toplu istifa kararı almıştı.. Ancak İmralı'nın Meclis'e dönün talimatının ardından sine-i millet kararından vazgeçilmişti.
BAYDEMİR'E TEHDİT!
HDP'de partililer ne kadar başarılı olursa olsun, en ufak bir uyuşmazlıkta veya tasvip edilmeyen harekette ölümle tehdit ediliyor.. Bunun en önemli örneklerinden biri eski Diyarbakır Büyükşehir belediye başkanı Osman Baydemir oldu. Baydemir, 2010'da Diyarbakır'daki 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde yapılan mitingde "Silahlı mücadele miadını doldurmuştur." dediği için tehdit edilmişti. Abdullah Öcalan'ın, 23 Mart 2011'deki avukat görüşmesinde "Böyle konuşursa o da geberir gider." dediği ortaya çıkmış. KCK'da Baydemir'i tehdit ederek özeleştiri yapmaya çağırmıştı. Partisi de hemen bir eşbaşkan atayarak Baydemir'in yetkilerini sınırlamıştı.
KILIÇDAROĞLU: ATIN ŞU ADAMI DIŞARI
Ana Muhalefet Partisi CHP'nin yönetim tarzı ise AK Parti'den çok farklı.. Genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu gittikçe daha otoriter bir yönetim şeklini benimsemekle, hatta diktatörlükle suçlanıyor.

MUHARREM İNCE KILIÇDAROĞLU'NA DİKTATÖR DİYOR..
Cumhurbaşkanlığı çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nu tek başına belirleyen Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerdeki tercihleriyle de çok konuşulmuştu. Kılıçdaroğlu, tüm tepkilere ve "parti içi diktatörlüğe gidiyor" eleştirilerine rağmen İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına daha önce rüşvet suçlamalarıyla partiden gönderilen Mustafa Sarıgül'ü, Ankara'ya ise eski MHP'li Mansur Yavaş'ı aday göstermişti.
KILIÇDAROĞLU: TIPIŞ TIPIŞ OY VERECEKSİNİZ..
Kemal Kılıçdaroğlu son uygulamasıyla da parti içindeki tartışmaları alevlendirdi.. Parti Meclisi kararıyla Genel Merkez'in kontenjanı artırıldı. Yani CHP yönetimi seçimlerde 550 adayın 110'unu belirleme kararı aldı. Partililer kurultayda kararlaştırıldığı gibi ön seçim yapılmalı diye itiraz ediyor ancak Kılıçdaroğlu bu tavrında ısrar ediyor..
MHP'DE SOMUNCUOĞLU SKANDALI
MHP'de ise kimse partinin iradesi dışında hareket edemiyor. Etmeye çalışanlara çok ağır yaptırımlar uygulanıyor.. Bunun en çarpıcı örneği ise MHP'li eski devlet bakanı Sadi Somuncuoğlu'nun başına gelenler.. Somuncuoğlu, 2000 yılında engellenen cumhurbaşkanlığı adaylığı öncesinde partili milletvekillerinin saldırısıyla karşı karşıya kalmıştı. Ankara 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam eden töre dayağı davasına verdiği yazılı ifadesinde vurulmakla tehdit edildiğini belirtmişti.
KANDİL'İN KUKLASI
HDP'de ise demokrasi açısından durum daha da vahim.. Partide son kararları ya İmralı veya Kandil'in verdiği ileri sürülüyor. Bu iddianın en çarpıcı örneklerinden biri 2009 yılında yaşanmıştı. Anayasa Mahkemesi tarafından terör odağı olduğu gerekçesiyle kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin milletvekilleri o dönem Diyarbakır'da yaptıkları durum değerlendirmesi toplantısında toplu istifa kararı almıştı.. Ancak İmralı'nın Meclis'e dönün talimatının ardından sine-i millet kararından vazgeçilmişti.
BAYDEMİR'E TEHDİT!
HDP'de partililer ne kadar başarılı olursa olsun, en ufak bir uyuşmazlıkta veya tasvip edilmeyen harekette ölümle tehdit ediliyor.. Bunun en önemli örneklerinden biri eski Diyarbakır Büyükşehir belediye başkanı Osman Baydemir oldu. Baydemir, 2010'da Diyarbakır'daki 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde yapılan mitingde "Silahlı mücadele miadını doldurmuştur." dediği için tehdit edilmişti. Abdullah Öcalan'ın, 23 Mart 2011'deki avukat görüşmesinde "Böyle konuşursa o da geberir gider." dediği ortaya çıkmış. KCK'da Baydemir'i tehdit ederek özeleştiri yapmaya çağırmıştı. Partisi de hemen bir eşbaşkan atayarak Baydemir'in yetkilerini sınırlamıştı.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN