Ekrem Dumanlı mektup gönderdi mi?

Programda Akgün'ün; "Bugün internette belki dikkatinizi çekmiştir, şöyle bir mektup var; size ve bazı önemli üst düzey yetkililere, Zaman Grubu'nun Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın gönderdiği bir mektuptan bahsediliyor. Bu mektupta basın özgürlüğünün ciddi tehdit altında olduğundan dem vurulduktan sonra Zaman ve Samanyolu Televizyonu Gruplarına el konup kayyuma devredileceği iddia ediliyor, basın özgürlüğü ciddi tehdit altında deniliyor, bunlara da kaynak olarak benim anlayabildiğim kadarıyla Fuat Avni kaynak gösteriliyor. Daha önce söyledikleri doğru çıktı denilerek. Böyle bir mektup size ulaştı mı, bu iddialara ne dersiniz? Sorusuna Davutoğlu:

"Hayır, böyle bir mektup bize ulaşmadı. Ama düşününüz bu nasıl bir medyaya sınırlama getirmek ki bir yıldır bu bahsi geçen yayın organları her gün her gün Sayın Cumhurbaşkanımıza, bizlere, hükümete söylenebilecek en ağır ifadeleri söylüyorlar. Yapılabilecek eleştirinin sınırlarını çoktan aşmış olan her türlü haberi yapıyorlar. Ve hala yapıyorlar. Herhangi bir sınırlamaları var mı? Yani televizyonları mı kapatıldı? Gazetelerine el mi kondu? Bunları olabilir diye söylemiyorum, yok böyle bir şey. Kendileri böyle bir şeyleri çıkartarak biraz da bir baskı atmosferi oluşturup tahrik ediyorlar." Yanıtını verdi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, A Haber – Atv ortak canlı yayınında A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün moderatörlüğünde gerçekleşen "Başbakan ile Gündem Özel" programına katıldı. Davutoğlu, paralel yapı ile etkin mücadele ve çözüm süreci başta olmak üzere gündemdeki soruları yanıtladı.

ÇÖZÜM SÜRECİ:
Süreci bir takvime bağlamıştık ama 6-7 Ekim olayları sürece darbe vurdu ama olaylarının sürece etkisi önemli ölçüde aşıldı.
Açıklama enflasyonu sürece en fazla darbe vuran sorunlardan biri oldu.
Sık sık açıklama yapmak açıklamada tarih vermek sürecin doğasına zarar veriyor ancak son 2 haftadır ılımlı bir hava esiyor bunu korunması lazım.
Müzakere konusunda tek bir taslak yok vakti geldiğinde herkesle paylaşılabilir.
Çözüm sürecinde muhalefetle ortak hareket edebiliriz. Bu sorun Türkiye'nin ortak sorunudur. Bizim görmek istediğimiz iyi niyet ve ciddiyet..
Son 1 buçuk yıldır süreç iki kere kesintiye uğradı:

Birincisi silahların bırakılmaması
İkincisi 6-7 Ekim olayları çıkarılması.. Kesintilere rağmen treni rayına oturttuk..
Türkiye'de silah kullanarak hak talep edilmeyeceğinin ilan edilmesi gerekir.

GENEL AF:
Genel af konusu bugüne kadar görüşülmedi ve gündemimizde yok çok net ifade edeyim..
İç güvenlik paketi bir aya kadar Meclis Genel Kurulu'na gelecek. Molotof kokteyli atanların toplantı ve yürüyüş hakkı savunuluyor ancak çocukları PKK tarafından kaçırılan anneler Diyarbakır Belediyesi'nin önünden zorla çıkartılıyor. Özgürlük sadece bunlara mı ait? İç güvenlik paketinde dünya normlarına aykırı hiç bir şey yok. Bundan geri dönüş olmayacak.

Paralel yapı
Yargıtay'ın Hanefi Avcı kararında "Hala biz güçlüyüz" mesajı var. Pazardan mal kaçırır gibi karar almak "Biz hala buradayız bizimle uğraşanlarla hesabımızı görürüz" mesajı veriliyor.
Hanefi Avcı örgüt üyesiyse hangi örgütün üyesi? Eğer o kitabı yazmamış olmasaydı bu cezayı alır mıydı?


Genel Seçimlerde de CHP Cemaat HDP işbirliği görünüyor. Bunun emareleri ar. Daha önce "Çatı aday"da olduğu gibi bir paslaşma olabilir. Ancak bütün partiler toplansa bir AK Parti etmiyor..