TRT 1'de yayınlanan Diriliş Ertuğrul dizisinin yapımcısı Mehmet Bozdağ yeni sezona dair merak edilen sorulara yanıt verdi. 26 Ekim Çarşamba günü üçüncü sezonuyla ekrana gelecek dizinin yeni bölümlerinde izleyicileri ne gibi sürprizler bekliyor, Mehmet Bozdağ cevapladı. - Yeni sezonda izleyicileri neler bekliyor? İki sezon boyunca Kayılar'ın hem Ortadoğu coğrafyasında Halep, ve Pasinler yolculuğunu ekrana getirmeye çalıştık. Bu sezonda tarihte geçtiği gibi sınır hattında yer almalarından dolayı karşı dünyayla bir iletişim halinde olacaklar siyasi iktisadi ve askeri anlamda yavaş yavaş Söğüt'e doğru gidişatı ekrana getirmeye çalışacağız. Kayılar kardeşler ayrılmıştı, Ertuğrul'un yanında çok az bir nüfus kalmıştı, onlarla beraber zorlu ve tehlikeli yolculuğa çıkacak bu süreçte. Ertuğrul ve Kayılar diğer sınır hattındaki Bizans'la ve tekfurlarıyla siyasi ve ticari ilişkilere girecek hem bölge insanının sosyopolitik yapısını öğrenmiş olacaklar hem Anadolu Selçuklunun içinde bulunmuş olduğu siyasi krizi değerlendirme şansı olacak ve Söğüt'e gidiş yolunda fetih zihniyeti oluşmaya başlayacak Bizans'ın yavaş yavaş güç kaybetmesiyle beraber Ertuğrul'un önderliğindeki Kayılar dalga dalga bölgeye yayılacaklar ve bölge insanı ile adalet üzerine ilişki kuracaklar insanlarla tanışacaklar aynı zamanda iktisadi ve ticari faaliyetler içinde bulunacaklar. Geçmiş iki yıla baktığımda bu sezon yepyeni bir konseptle seyirciyi karşılaşacak he coğrafi şartların değişmesi hem farklı ortamların olması farklı kişilerin olmasıyla bir hayli farklı dünya bekliyor, izleyiciyi yeni kişiler farklı ortamlar bekliyor dev bir prodüksiyonla hazırlandık. Artık Bizans'ın dünyasına girmiş olacağız, bir hayli renkli bir dünya bizi bekliyor. - Diriliş yolunda Ertuğrul nelerle uğraşacak? Lider, çağını okuyan kişidir benim sorum buydu projeyi hazırlarken. Osmanlı'nın diğerlerinden farkı neydi, Ertuğrul'un diğerlerinden farkı neydi, çağı nasıl okudu ki dünyanın en büyük devletlerinden birinin tohumu atıldı? Bu okuma sürecinde diğerlerinden farklı olması lazım, bu süreçte düşmanları olması lazım düşmanlarla Ertuğrul'un farkını anlayabilmemiz için burada dünyaya bakışını özetliyoruz. Bu süreçte Ertuğrul'un iki sezondan farklı düşmanları olacak, Ertuğrul artık bir bey artık toy onun. Bu Ertuğrul'a büyük bir yük yüklüyor ve bu yük onun reel dünyayla ilişkisinde farklılıklar oluşmasına neden olacak. Zaman zaman oba içinde tepkilerle karşılaşacak zaman zaman ailesiyle çatışacak ve düşmanlarla beyliğin zor şartlarında harp yapacak. - Dizi kaç sezon sürecek farklı projeler var mı? Ben tarih eğitimi aldığım için birçok hikayeyle birlikte Ertuğrul'u sinemaya uyarlamak istiyorum, tarihe ilk olarak kuruluş'la başladık çünkü biz Osmanlı'nın kuruluş dönemini anlayamazsak bugün ki yaşadığımız bir çok sorunu da çözemeyeceğimizi düşünüyorum. Ondan yola çıkarak biz Diriliş Ertuğrul projesini yaptık 3 sezonda bitirmek istiyorduk ama hikaye bize bereketli geldi seyirci çok sevdi bu yüzden bir iki sezon daha sürdürmeyi düşünüyoruz. Ya bu sezon ya önümüzdeki sezon Diriliş Ertuğrul'un filmi olacak daha büyük bir prodüksiyonla özlediğimiz savaş sahnelerini izleyeceğiz. Bunun dışında bir çok hikaye var hazır halde bulunan nasip olursa, Alparslan ile ilgili filmimizi yapacağız Osman Bey'i yapacağız Ertuğrul'la beraber. Alparslan'ın senaryosu bitti, prodüksiyon aşamasındayız nerede çekeceğimizi ayarlamaya, mekanlarını ayarlamaya çalışıyoruz, sanıyorum bir iki yılı bulur vizyona girmesi. Gelecek sezonlarda Orhan Bey Osman Bey dönemlerini mi göreceğiz yoksa Ertuğrul'un kuruluş dönemi devam mı edecek? Bir erkek evlat nasıl yetiştirilir onu göreceğiz. Bizim projenin en önemli yanı alt metninin bulunması ecdadımızın sadece savaş sahnelerini değil aklının zekasının en temel vasfı olduğunu göstermek için bir evlat nasıl yetiştirilir, yetiştirilen bu evlat dünyaya nasıl büyük bir hediye bırakır bunu göstereceğiz. Ertuğrul'dan yola çıkarak Osman Bey'in nasıl yetiştirilmesi ve genç kuşakların nasıl yetiştirildiğine dair proje hazırlayacağız. Temel amacımız bu elbette aksiyon olacak hikaye olacak ama alt metin çok önemli Diriliş için, geçen sezon işlediğimiz alt metinden örnek vermek istiyorum Ertuğrul Gazi Noyan tarafından esir alınmıştı ordan kaçtı Geyikli onu buldu bir mağaraya getirdi o mağarada Turgut, Bamsı ve Doğanla karşılaştı mağara dirilişin başladığı yerdir. Orada Ertuğrul 'Yeniden büyük bir devlet kuracağız' diyor. Hz. Peygamber de vahyi mağarada almıştı. Mağara metaforu bizim için önemli. Osmanlı'da da bu alt metni devam ettireceğiz. O yüzden Kuruluş Dönemi'ni de böyle anlatacağız. Temel amacım kuruluş döneminde ki hikayeyi anlatmak . O yüzden Osmanlı döneminde öğreneceğimiz çok şey var. - Ertuğrul'dan sonra gençlerin tarihe olan ilgisi arttı mı? Esas mesele şu biz neden tarih öğrenmeliyiz? Tarih bir rehber, Kuran'da da bir çok hikayenin anlatım sebebi ibret almamızdır. Tarih şuuru noktasında Diriliş'in ciddi bir boşluğu doldurduğunu düşünüyorum hem izlenme oranında hem seyirciyle buluştuğumuz vakit bize gelen en önemli dönüşlerden bir tanesi özellikle genç kuşağın tarihe olan ilgimiz arttı demesidir. Bunun var olması bizi mutlu etti ama hangi tarihe? Biz Diriliş'le beraber büyük bir medeniyetin ilk tohumlarını anlatırken onlarda ki o ruhu anlatmaya çalıştık. Tarih bize hakikati söyler neden başarılı olduk Diriliş onu anlatıyor bir gün eğer son yüzyılı anlatırsam neden başarısız olduğumuzu da anlatmak istiyorum. Bir millet neden dünyanın en büyük devletini kurar, kurulan dünyanın en büyük devleti neden çöker? Kuranda bizdik, çökmesine vesile olanda bizdik. Bizim örnek almamız gereken o ilk yüzyıl. - Yayınlanan ilk fragmanda Ertuğrul'a gaye sorulduğunda 'kızıl elma' diye cevap veriyordu. Bu 'kızıl elma' vurgusu nereden geliyor? Bizim tarihimizde aslında her şey rüya ile başlar Oğuzkaan bir rüya görmüştür, gün doğumundan gün batımına bu ne demektir dünyaya hakim olacağız biz istesekte istemesekte Türk milletinin temel vasfı vardır bunu 15 Temmuzda gördük bizim için devlet kutsaldır. Ya dünyanın en büyüğü olmalıdır yada devlet riske girdiği zaman anında topyekün toplu olarak refleks gösterebiliyoruz 15 Temmuzda'da buna şahit olduk. Kızıl elma o anlamda Oğuzkaan'dan bu güne toplumsal hafızamızda Türk'ün dünyaya hakim olma arzusudur. Ama ne için İslamla beraber daha sağlam daha manevi bir zemin kazanmştır. Bizde diyoruz ki Osman Gazi'nin bir rüyası vardır, bu rüyanın dilden dile toplumda aktarılması için kızıl elma vurgusunu işlemeye çalıştık. Özellikle Ertuğrul'un bey olmasıyla beraber işleyeceğiz bu konuyu. Kaynak: gzt.com