Kardeşimi ‘Sarıgül modeli’ öldürdü

İmar ve Şehircilikten Sorumlu Şişli Belediyesi Başkan Yardımcısı Cemil Candaş, 18 Temmuz'da Şenol Ş.'nin (36) silahlı saldırısına uğradı. Candaş, bir gün sonra öldü. Evli ve bir çocuk babası Cemil Candaş'ın ağabeyi Cemal Candaş, SABAH'a konuştu. Kardeşinin meslek hayatında her zaman alışılanın dışında tutumlar takındığını belirten Candaş, "Yanlış işler yapılmasına, haksızlığa, garibanın hakkının yenilmesine her zaman karşı gelirdi. Herkese adaletli davranmak istemesi zaman zaman başına dert açardı. Ama Şişli Belediyesi'nde bu tutumun faturasını çok daha ağır ödedi" diye konuştu. Ağabey Candaş sözlerine şöyle devam etti:

'ÇARK ÇOK BÜYÜK'
"Belediyeden teklif aldığı zaman, 'O işe girme' dedim. Belediyedeki yolsuzluk dedikodularını duyduğumdan ve onun da karakterini bildiğimden, 'Başına iş alırsın' diyerek uyardım. Görevi çok severek kabul etti. Yaşanan haksızlıkların önüne geçtiğini, başkan tarafından takdir gördüğünü anlatır ve gururlanırdı. Son zamanlarda ise belediyedeki çarkın umulduğundan çok daha büyük yolsuzluklarla dolu olduğunu ve artık zorlandığını söylüyordu. Öldürülmeden 4 ay önce valilikten koruma talep etti. Ramazan Bayramı'nda Trabzon'da buluşacaktık. 2 Temmuz'da Sabiha Gökçen Havalimanı'ndaki uçağı kaçırdı. Trabzon'a karadan geleceğini söyledi. Ardından, havalimanında iri yarı bir adamın, aracına çarpıp ardından kendisini darp ettiğini söyledi. O kişinin Emir Sarıgül'ün koruması olduğunu öğrendik. Cinayetle ilgili içeri alınan 5 kişinin cinayetle ilgisi var ama asıl failler onlar değil. Onlar bu işin maşaları."

'DOLAYLI DA OLSA'
Candaş "Şişli Belediyesi'nde dönen işleyiş kirli bir model. Siz Şişli Belediyesi'nde bir iş yapacaksanız belediyeye gitmiyorsunuz. Bazı gayri resmi bürolar var. Oraya gidip şahıslarla pazarlık ediyorsunuz. Belediye devreye girmeden orta yol bulunuyor. Kendilerine vekalet veriliyor ve işi bürolar hallediyor. Sonra da belediyede tanıdıkları memurlarla bu işi bitiriyorlar. Bazı memurlara harçlık veriyor, bazılarını tehdit ediyorlar. Sonuçta işleri hallediyorlar. Cezaevinde olan Miktad Yılmaz'ın 20 civarında adamı ve büroları var. Bunlar her gün belediyenin müdavimleri. Orada böyle bir sistem var. Kardeşim Cemil, tüm memurlara kendinden izinsiz evrak çıkmaması talimatını vermişti. Şişli'de bulunan birçok gökdelen sahte iskanla yapılmış. Bunun üzerine kardeşim o gökdelenler için savcılığa suç duyurusunda da bulunmuştu. Cinayet çete işi değil. Bir azmettireni var. Bu, küçük bir büfe açma isteği kabul olmayan bir büfeci de olabilir, o gökdelenlerin sahibi de olabilir. Ama ben şunu net söylüyorum. Herkes 'Sarıgül mü yaptı?' diyor. Bu katledilme olayında o yaptı diyecek kanıtım yok. Ama ailece şundan eminiz. Doğrudan katılım olmasa da kardeşimi 'Sarıgül modeli' öldürdü. O yüzden dolaylı olsa da sorumludur. Ama doğrudan asla diyemiyorum" dedi.

CHP'NİN DESTEĞİ LAFTA KALDI
Yaklaşık 11 gün önce Başkan Hayri İnönü ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanına gittiklerini ifade eden Cemal Candaş, şunları söyledi: "Bu davaya sahip çıkılması gerektiğini söyledik. 10 dakika derdimizi anlatma fırsatı bulduk. Sahipsiz kaldığımızı söyledik. Kendisine CHP'nin kendi belediyesinde işlenmiş bir cinayet var dedik. Destek vereceğini söyledi ama tamamen lafta kaldı. Devletimizden bu cinayetin aydınlatılmasında yardım istiyoruz."

Ahmet ALTINDİŞ / SABAH